Açık Öğretim Fakültelerinde Okul Öncesi Bölümlerinin Açılması

Eğitim hayatının başlangıcı olarak kabul edilen okul öncesi bölümleri, açık öğretim fakültelerinden mezun olmuş öğretmenlerin, örgün eğitim gören öğretmenlere göre sayıca çok daha fazla olmasıyla dikkat çekiyor.

Çocuk gelişimi bölümü büyük emek istiyor.

Çocuk gelişimi bölümü, dört yıllık süreç boyunca, oldukça yoğun teorik ve uygulamalı eğitimden başarıyla geçmeyi gerektiriyor. Örgün sistemde öğrenciler, mesleğin gerektirdiği bilgileri teorik olarak öğrenmelerinin ardından, farklı yaş gruplarından çocuklar ve aileleri ile çalışarak, öğrendikleri bilgileri uygulama tecrübesini de ediniyorlar.

Açık öğretim fakülteleri yeterli olacak mı?

Açık öğretim fakülteleri ise, eğitmenler tarafından okul öncesi eğitim için yeterli görülmüyor. Uygulamalı eğitimlerin yok denecek kadar az olduğu sistemde, ‘her çocuğun biricik’ olduğu anlayışını edinebilecek kadar kapsamlı eğitim verilemiyor. Okul öncesi eğitim için sağlanması gereken ölçütler de tam anlamıyla sağlanamıyor. Ne yazık ki neredeyse çocuk görmeden, çocuk eğitimi verebilecek konuma geliniyor.

Eğitim sektörü çalışanlarının genelinin şiddetle karşı çıktığı; açık öğretim fakültesinde okul öncesi eğitim uygulaması, bunca tepkiye rağmen yıl içerisinde 80 bin öğrenciye uzaktan eğitim veriyor. Örgün eğitimde ise bu sayı 7 bini aşmıyor.

Örgün eğitimde öğrenim görenler de, okul öncesinde açık öğretim uygulamasının yeterli olmayacağını savunuyor. Edinilen teorik bilgilerin staj görmeksizin meslek hayatında uygulamaya dökülmesini doğru bulmayan örgün eğitim öğrencileri; ek olarak, aynı aşamalardan geçmemiş olsalar da açık öğretim fakültesinden mezun olan öğretmenlerle eşit şartlarda çalışmaları konusunu haksızlık olarak görüyor.

Sosyal medya tepkilerin merkezi oldu.

Okul öncesi eğitimin açık öğretim fakültesi kapsamında verilmesi; okumakta olan öğrenciler, mezunlar ve eğitmenler tarafından Twitter’da açılan; #cocugubilenesor, #cocukgelisimiAOFkapatılsın, #uzaktancocukgelismez, #gerekcemizcocuk gibi hastagler ile tepki çekmeye devam ediyor.

İşte o tepkilerden bazıları;

• Açık öğretim fakültesi mezunu ile eğitim fakültesi asla bir değildir. Okul öncesi dönem, çocuğun en önemli hayata ve okula başlangıç dönemidir ki, bu yüzden açık öğretim fakültesi mezunu, doğru eğitimi çocuğa veremez.

• Öğretmenler eğitim fakültesinde örgün eğitimle yetişir. Yani işin ustaları okul öncesi öğretmenleridir. Açık öğretim çocuk gelişimi mezunları değil!

• Açık öğretim çocuk gelişimi çoğu kişinin kolay yoldan okul öncesi öğretmeni olması için açıldı. Kolay olma ile nitelikli olma arasında ne yazık ters orantı var.

• Açık öğretime karşı değilim ama sadece kendini geliştirmek adına yapılmalıdır. Diploma yerine sertifika verilmelidir. Öğretmenlik, eğitim fakültesinde okuyan okul öncesi öğretmenlerine bırakılmalıdır.

• Açık öğretimden okul öncesi öğretmenliğini bitiren kişiler, çocuklarla sağlıklı yönde iletişim kuramıyor (şahit oldum). 0-6 yaşın çok önemli olduğunu hepimiz biliyoruz ve bu yüzden gelecek nesil açık öğretim mezunlarına emanet edilmemeli.

• Çocuk gelişiminde bir danışman hoca gözetiminde gelişimsel programın hazırlanması ciddi bir iştir. Hata kabul etmez. Bu yüzden hocalar ile yüz yüze iletişim, etkileşim şart.

• Henüz mezun vermeyen açık öğretim çocuk gelişimi bölümündeki öğrenci sayısı 80 BİN. Siz çocuğunuzu eğitiminde çocuğa hiç temas etmemiş birine teslim eder miydiniz?

• Uygulamalı dersler bizzat katılım gerektiriyor, zira mevzu 3-6 yaş arası çocuklar. Onlar istiridye içindeki inci taneleri… Bulması, çıkarması, işlemesi uzmanlık eğitimi gerektiriyor. Açık öğretim fakülteleri ile okul öncesi öğretmeni yetiştirilemez.

• Öğretmenlik gibi bir mesleği açık öğretim seviyesine indiren herkese yazıklar olsun. Okul öncesi öğretmenliği eğitim fakültesi mezunlarına aittir.

• Lisede çocuk gelişimi okudum: Okul öncesi öğretmeniyim. Ön lisans çocuk gelişimi bitirdim: Okul öncesi öğretmeniyim. Açık öğretim okul öncesi mezunuyum: Okul öncesi öğretmeniyim. Bizim bölüm ne çektiyse bu vasıfsız gruplardan çekti.

• 12 yıl Anadolu üniversitesi açık öğretim okul öncesi öğretmenliği bölümü yüzünden çektiğimiz nitelik sıkıntısı, şimdi de bu şekilde biz okul öncesi öğretmenlerini vuracak. Toplumda herkesin yapacağı gönül işine döndü alanımız.

Bunlara ek olarak nadir de olsa açık öğretim sistemini savunanlar bulunuyor:

• Ben 2 yıl örgün 2 yıl da açık öğretim okumuş bir okul öncesi öğretmeniyim. Bir öğretmenin niteliği açık öğretim fakültesini yaftalayarak belirlenemez, bu çok çirkin. Üstelik açık öğretim fakültesine öyle düşük puanlarla girilmiyor. Örgün puanı ile aynı. Benim zamanımda öyle idi.

• Şu an özel eğitim de öğretmenim çalışıyorum, alanda sürekli kitaplar okuyorum, uzmanları dinliyorum. Fakat açık öğretim denildiği gibi uygulamasız değildir. 4.sınıfta özel eğitim ve okul öncesi uygulamaları var. İşini hakkıyla yapan hak ettiği yerde olacaktır diye düşünüyorum.